Fetva Nedir? Nasıl Fetva Verilir?
Fetva nedir?Fetvayı kim verir?Fetva nasıl verilir?Fetva kelime itibarıyla "bir olayın hükmünü açıklayan veya hükmünü koyan, güçlükleri çözen kuvvetli cevap" anlamına gelir. ıstılahta fıkhî bir meselenin dinî-hukukî hükmünü açıklama, fakih bir kimsenin, sorulan fıkhî bir meseleye yazılı veya sözlü olarak verdiği cevap, ortaya koyduğu hüküm demektir.
Fetvâ verene müftî, fetvâ sorana müsteftî, fetvâ sormaya istiftâ ve fetvâ vermeye de iftâ denir. Kur'ân-ı Kerîm'de türevleriyle birlikte dokuz âyette geçen fetvâ kelimesi, hepsinde sözlük anlamına uygun olarak görüş sorma, görüş bildirme, soru sorma, rüya yorumlama gibi anlamlarda kullanılmıştır. Fetvâ içtihada göre daha dar kapsamlıdır.
Bir kimsenin fetvâ verebilmesi için bazı ön şart ve bilgilere sahip olması gerekir. Ahmed b. Hanbel'e göre, bir kimsenin fetva verme yetkisine sahip olması için şu beş şartı haiz olması gerekir;
1) iyi niyet sahibi olması,
2) ilim, hilim, vakar ve ciddiyet sahibi olması,
3) kendinden ve bilgisinden emin olması,
4) Müslümanlar nezdinde itibarlı olması,
5) toplum ve insanları tanıması.
Fetvâ verecek kimsenin, bu şartları taşımasının yanında, fetvâ soran kişinin sosyal, iktisadî, ruhî, ahlâkî durumunu bilmesi; içinde yaşadığı toplumu, örf ve âdetlerini tanıması; vereceği cevabın yol açacağı fayda ve zararı göz önünde bulundurması gerekir. Bu sebeple fetvâ, sadece fetvâyı soran kişiyle ilgili olmalıdır.
Müftü, sorulan soruyu iyice anladıktan sonra meseleyi çeşitli yönlerinden ele alıp incelemeli ve dinî hükmünü eksiksiz ve doğru olarak soranın anlayabileceği bir şekilde açıklamalıdır. Cevabını bilmediği bir mesele ile karşılaşınca bunu açıkça belirtmeli ve meseleyi uzmanına havale etmelidir. Fetvalarda orta yol tercih edilmeli, fazla katı veya fazla yumuşak davranıştan kaçınılmalıdır.
Müftü, örf ve âdetini bilmediği bir bölgeden gelen müsteftîye hemen fetvâ vermemeli, özellikle yemin, ikrar ve talâk gibi konularda dikkatli davranmalıdır. Zamanın değişmesiyle hükümlerin de değişeceği kuralı gereğince, örf ve âdetlere, zaman ve şartların değişmesine uygun olarak fetvâların değişebileceği açıktır. Ayrıca müftünün fetvâ ve tercihinde yanılabileceği tabii karşılanmalı ve buna bağlı olarak eski fetvasından dönerek yeni fetvâ vermesi yadırganmamalıdır.
Fetvâ verene müftî, fetvâ sorana müsteftî, fetvâ sormaya istiftâ ve fetvâ vermeye de iftâ denir. Kur'ân-ı Kerîm'de türevleriyle birlikte dokuz âyette geçen fetvâ kelimesi, hepsinde sözlük anlamına uygun olarak görüş sorma, görüş bildirme, soru sorma, rüya yorumlama gibi anlamlarda kullanılmıştır. Fetvâ içtihada göre daha dar kapsamlıdır.
Bir kimsenin fetvâ verebilmesi için bazı ön şart ve bilgilere sahip olması gerekir. Ahmed b. Hanbel'e göre, bir kimsenin fetva verme yetkisine sahip olması için şu beş şartı haiz olması gerekir;
1) iyi niyet sahibi olması,
2) ilim, hilim, vakar ve ciddiyet sahibi olması,
3) kendinden ve bilgisinden emin olması,
4) Müslümanlar nezdinde itibarlı olması,
5) toplum ve insanları tanıması.
Fetvâ verecek kimsenin, bu şartları taşımasının yanında, fetvâ soran kişinin sosyal, iktisadî, ruhî, ahlâkî durumunu bilmesi; içinde yaşadığı toplumu, örf ve âdetlerini tanıması; vereceği cevabın yol açacağı fayda ve zararı göz önünde bulundurması gerekir. Bu sebeple fetvâ, sadece fetvâyı soran kişiyle ilgili olmalıdır.
Müftü, sorulan soruyu iyice anladıktan sonra meseleyi çeşitli yönlerinden ele alıp incelemeli ve dinî hükmünü eksiksiz ve doğru olarak soranın anlayabileceği bir şekilde açıklamalıdır. Cevabını bilmediği bir mesele ile karşılaşınca bunu açıkça belirtmeli ve meseleyi uzmanına havale etmelidir. Fetvalarda orta yol tercih edilmeli, fazla katı veya fazla yumuşak davranıştan kaçınılmalıdır.
Müftü, örf ve âdetini bilmediği bir bölgeden gelen müsteftîye hemen fetvâ vermemeli, özellikle yemin, ikrar ve talâk gibi konularda dikkatli davranmalıdır. Zamanın değişmesiyle hükümlerin de değişeceği kuralı gereğince, örf ve âdetlere, zaman ve şartların değişmesine uygun olarak fetvâların değişebileceği açıktır. Ayrıca müftünün fetvâ ve tercihinde yanılabileceği tabii karşılanmalı ve buna bağlı olarak eski fetvasından dönerek yeni fetvâ vermesi yadırganmamalıdır.
Konular
- 2023 Şevval Oruçları Ne Zaman Bitiyor?
- İslamda birlik Ve Beraberlik
- Adağımı Kesmem Gerekir mi?
- Ramazan Aynda Fitre Nasıl verilir?
- Göbek Bağı Gömülmeli midir?
- Habil İle Kabil ve İlk Cinayet
- Zilhicce Nedir?
- 2023 Zilhicce (kurban) Oruçları Ne Zaman Başlıyor?
- Uhud Şavaşını Kaybetmenin sebepleri nelerdir?
- 2022 Kurban Bayramı Ne zaman?
- 2022 Büyükbaş ve küçükbaş Kurbanlık Fiyatları Ne Kadar?
- Veli olmadan gelin ve damat kendi kendine şahitlik yaparsa
- Kurban Kesmenin Amacı nedir?
- Zammı Sureler Nasıl Okunur?
- Arafatta Hangi Dualar Okunur?
- Doğum Yapan kadın Günahlarından Arınır Sözü Ne Kadar Doğrudur?
- İmsak Bittikten Sonra Su İçmek Orucu Bozar mı?
- Sahurda Niyet Edilmezse Oruç Kabul Olur mu?
- Sahurda İmsak Bittikten Sonra Yemek Orucu Bozar mı?
- Diş Plağı Orucu Bozar mı?
- Fitre Verirken Her Kimse İçin Ayrı Niyet Şart mıdır?
- Fitre Vermek Vacip midir?
- Fitre Verirken Niyet Etmek Şart Mıdır?
- 2 Talak Vererek Boşamada Hükümler
- Öpmek Orucu Bozar mı?
- Ezan Okunurken Yemek İçmek Caiz Midir?
- Kürtaj Olduktan Sonra Oruç Tutabilir miyim?
- Fitre Alan Kişi Fitre Namazı Kılar Mı?
- Ramazanda Yarım Kalan Hatimler Hakkında
- TV yada İnternetten Hatim Olur mu?